İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | look forward to (something) f. | (bir şey) için sabırsızlanmak | ||
We look forward to seeing part two. İkinci bölümü görmek için sabırsızlanıyoruz. More Sentences |
||||
Öbek Fiiller | look forward to (something) f. | (bir şeyi) iple çekmek | ||
Öbek Fiiller | look forward to (something) f. | (bir şeye) can atmak | ||
Öbek Fiiller | look forward to (something) f. | (bir şeyi) sabırsızlıkla beklemek | ||
Öbek Fiiller | look forward to (something) f. | (bir şeyi) dört gözle beklemek | ||
Öbek Fiiller | look forward to (something) f. | (bir şeyi) beklemek | ||
Öbek Fiiller | look forward to (something) f. | (bir şeye) hazır olmak | ||
Öbek Fiiller | look forward to (something) f. | (bir şey) için plan yapmak/hazırlanmak | ||
Öbek Fiiller | look forward to (something) f. | (bir şeyi) hesaba katmak |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | look forward to (doing something) f. | (bir şeyi) iple çekmek |